وَأَلْقَىٰ فِي الْأَرْضِ رَوَاسِيَ أَنْ تَمِيدَ بِكُمْ وَأَنْهَارًا وَسُبُلًا لَعَلَّكُمْ تَهْتَدُونَ
Süleyman Ateş
Sizi sarsar diye arza ağır baskılar attı, ırmaklar ve yollar yaptı ki doğru yolu bulasınız (amaçlarınıza eresiniz).
Alİ Bulaç
Sizi sarsıntıya uğratır diye yerde sarsılmaz dağlar bıraktı, ırmaklar ve yollar da (kıldı). Umulur ki doğru yolu bulursunuz.
Diyanet İşleri
Yeryüzünde, sarsılmayasınız diye, sabit dağlar, nehirler ve belki yolunuzu bulursunuz diye yollar ve işaretler meydana getirmiştir. Onlar yıldızla da yollarını bulurlar.
Abdulbakî Gölpınarlı
Sizinle beraber sallanmaması, çalkalanmaması için yeryüzünde muhkem ve metin dağlar yaratmıştır, ırmaklar halketmiştir ve gideceğiniz yeri bulmanız için yollar meydana getirmiştir.
Öztürk
Sizi çalkayıp sarsar diye yerküreye ağır dağlar, ırmaklar, yollar koydu. İyiye ve doğruya ulaşmanız umulmaktadır.
Çeviriyazı
veelḳâ fi-l'arḍi ravâsiye en temîde biküm veenhârav vesübülel le`alleküm tehtedûn.
Diyanet Vakfı
Sizi sarsmaması için yeryüzünde sağlam dağları, yolunuzu bulmanız için de ırmakları ve yolları yarattı.
Elmalılı Hamdi Yazır
Allah, yeryüzü sizi sarsmasın diye oraya sabit dağlar yerleştirdi. Yolunuzu bulmanız için de nehirler ve yollar yarattı.
Suat Yıldırım
Hem dünya hareketiyle sizi sarsmasın diye, yeryüzüne sabit dağlar koydu. Amaçlarınıza ermeniz için ırmaklar, geçitler yerleştirdi. [79,32; 21,31] {KM, Mezmurlar 114,5}
Edip Yüksel
Ve sarsılmamanız için yeryüzüne denge sağlayıcılar yerleştirdi, yolu bulmanız için de nehirler, yollar,
: